the state or condition of being tempered or moderated

listen to the pronunciation of the state or condition of being tempered or moderated
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the state or condition of being tempered or moderated в Английский Язык Турецкий язык словарь

temperature
{i} sıcaklık

Yazın, sıcaklık otuzla kırk santigrat arasında değişkenlik gösterir. - In the summer, the temperature ranges from thirty to forty degrees Celsius.

Kesin sıcaklık 22.68 derece Celsiustur. - The exact temperature is 22.68 degrees Celsius.

temperature
{i} ateş

Her altı saatte ateşimi ölçtüm. - I took my temperature every six hours.

Benim yüksek ateşim var. - I have a high temperature.

temperature
{i} ısı derecesi, derece: Yesterday Istanbul had a high temperature of 35°C. Dün İstan- bul'daki en yüksek sıcaklık 35°C idi
temperature
temperatür
temperature
yüksek vücut ısısı
temperature
insan vücudunun ısı derecesi
temperature
{i} hararet
temperature
sıcaklık derecesi
temperature
{i} ısı

Olağandışı düşük ısılar bu yıl düşük kaliteli pirinç hasatından sorumlu tutulmaktadır. - Unusually low temperatures account for the poor rice crop this year.

Bugün ısı 30 santigrat dereceye kadar yükseldi. - Today, the temperature rose as high as 30 degrees Celsius.

temperature
(Tıp) Suhunet, ısı, hararet, sıcaklık veya soğukluk derecesi
temperature
(Tıp) Vücudun hareket derecesi
temperature
normal temperature normal vücut ısısı
temperature
sühunet
temperature
temperature curve belirli bir süre içindeki ısı değişikliğini gösteren eğri
temperature
critical temperature kritik sıcaklık
Английский Язык - Английский Язык
temperature
the state or condition of being tempered or moderated

    Расстановка переносов

    the state or con·di·tion of be·ing tem·pered or moderated

    Турецкое произношение

    dhi steyt ır kındîşın ıv biîng tempırd ır mädıreytîd

    Произношение

    /ᴛʜē ˈstāt ər kənˈdəsʜən əv ˈbēəɴɢ ˈtempərd ər ˈmädərˌātəd/ /ðiː ˈsteɪt ɜr kənˈdɪʃən əv ˈbiːɪŋ ˈtɛmpɜrd ɜr ˈmɑːdɜrˌeɪtɪd/
Избранное