Müttefik askeri liderler Japon planını yenmek için bir yol buldu.
- Allied military leaders found a way to defeat the Japanese plan.
Japon askeri güçleri durdurmak için çok güçlü görünüyordu.
- The Japanese military forces seemed too strong to stop.
Yüksek düzeydekilerin emirlerine itaat ederken zihinsel gücüm askıya alınmış canlandırmada kaldı. Bu, orduda herkeste karakteristiktir.
- My mental faculties remained in suspended animation while I obeyed the orders of the higher-ups. This is typical with everyone in the military.
O askerdeyken, sıkı ordu kurallarına uydu.
- When he was in the military, he conformed to the strict army rules.
Askerler askeri bir araçta devriye giderler.
- Soldiers go on patrol in a military vehicle.
Tom, askeri belgeselleri izlemekten hoşlandı.
- Tom liked to watch military documentaries.