Tom dikkatli bir seçim yaptı.
- Tom made a careful selection.
2014 Eurovision Şarkı Yarışması için Conchita Wurst'un seçilmesi Avusturya'da tartışmalara yol açtı.
- Conchita Wurst's selection for the Eurovision Song Contest 2014 sparked controversy in Austria.
Hakimler için eski seçim süreci çok haksızdı.
- The old selection process for judges was very unfair.
Seçim süreci işe yaradı.
- The selection process worked.
Bu türler, doğal seleksiyonun bir sonucu olarak hastalığa karşı direnç geliştirmiştir.
- This species has evolved resistance to the disease as a result of natural selection.