the outside or exterior boundary of any substance

listen to the pronunciation of the outside or exterior boundary of any substance
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the outside or exterior boundary of any substance в Английский Язык Турецкий язык словарь

surface
yüzey

Nesnenin yüzeyi oldukça pürüzlü. - The surface of the object is fairly rough.

Yağmur ormanlarının, dünya yüzeyinin sadece yüzde ikisini kaplamasına rağmen; vahşi bitki, hayvan ve bitki türlerinin yarısından fazlası orada yaşar. - Although rainforests make up only two percent of the earth's surface, over half the world's wild plant, animal and insect species live there.

surface
görünüşte

Dış görünüşte bir sümsük gibi görünüyor. Fakat özünde onu zorlu bir delege yapan sağlam bir iradesi var. - He seems like a softy on the surface, but at the core he's got an iron will that makes him an extremely tough negotiator.

Bu sorun görünüşte kolay gibi görünüyor ama o gerçekten zor. - This problem seems to be easy on the surface, but it's really difficult.

surface
yüz (suya/sıvıya ait)
surface
düzletmek
surface
görünüş

Dış görünüşte bir sümsük gibi görünüyor. Fakat özünde onu zorlu bir delege yapan sağlam bir iradesi var. - He seems like a softy on the surface, but at the core he's got an iron will that makes him an extremely tough negotiator.

Bu sorun görünüşte kolay gibi görünüyor ama o gerçekten zor. - This problem seems to be easy on the surface, but it's really difficult.

surface
üzerine yüz kaplamak
surface
yüzeyini kaplamak
surface
(posta) adi
surface
(yol/vb.) sert bir maddeyle kaplamak
surface
su yüzüne çıkmak
surface
surface current düz
surface
{f} yüzeye çıkarmak (denizaltı)
surface
(fiil) cilalamak, düzleştirmek, yüzeye çıkarmak (denizaltı), yüzeye çıkmak (denizaltı), ortaya çıkmak, meydana çıkmak, gün ışığına çıkmak
surface
su dibinden yüzeye çıkmak
surface
{f} ortaya çıkmak
surface
zahir
surface
{i} (suya/sıvıya ait) yüz: on the surface of the water suyun yüzünde
surface
(sıfat) üst, yüzeysel, yüzey
surface
(Tıp) Yüzey, yüz, satıh
surface
görünüşteki
Английский Язык - Английский Язык
surface
the outside or exterior boundary of any substance

    Расстановка переносов

    the out·side or ex·te·ri·or boun·da·ry of a·ny sub·stance

    Турецкое произношение

    dhi autsayd ır îkstîriır baundri ıv eni sʌbstıns

    Произношение

    /ᴛʜē ˈoutˈsīd ər əkˈstərēər ˈboundrē əv ˈenē ˈsəbstəns/ /ðiː ˈaʊtˈsaɪd ɜr ɪkˈstɪriːɜr ˈbaʊndriː əv ˈɛniː ˈsʌbstəns/
Избранное