the lowest price at which a seller is willing to offer a security at this time

listen to the pronunciation of the lowest price at which a seller is willing to offer a security at this time
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the lowest price at which a seller is willing to offer a security at this time в Английский Язык Турецкий язык словарь

ask
{f} sormak

Öğrenci bir soru sormak için elini kaldırdı. - The pupil held up his hand to ask a question.

Biraz geçmişi araştırma yapıyorum, ve size birkaç soru sormak istiyorum. - I'm doing some history research and would like to ask you a few questions.

ask
{f} soru sormak

Tom Mary'ye bir soru sormak istedi. - Tom wanted to ask Mary a question.

Soru sormaktan korkma. - Don't be afraid to ask questions.

ask
{f} istemek

Sadece onu istemek zorundasın. - You have only to ask for it.

O,sadece yardım istemek zorunda. - He has only to ask for help.

ask
yalvarmak
ask
{f} aranmak
ask
{f} rica etmek

Tom Mary'yi fırın satışında onun yardım etmesini rica etmek için aradı. - Tom called Mary to ask her to help at the bake sale.

Tom Mary'ye onunla dışarı çıkmasını rica etmek istedi, ama cesareti yoktu. - Tom wanted to ask Mary to go out with him, but he didn't have the courage to.

ask
talep etmek
ask
{f} hak etmek
ask
davet etmek

Tom bana Mary'yi dansa davet etmek istediğini söyledi. - Tom told me that he intended to ask Mary to the dance.

Tom baloya Mary'yi davet etmek istedi. - Tom wanted to ask Mary to the prom.

ask
çağırmak
ask
sor

Tavsiye sormaktan çekinme. - Don't hesitate to ask for advice.

Altı yaşındaki birine sorun, altmış yaşındaki birine değil. - Ask a six-year-old, not a sixty-year-old.

ask
ihtiyaç göstermek
ask
{f} kaşınmak
ask
aramak
ask
teklif etmek

Tom sonunda Mary'ye çıkma teklif etmek için cesaretini topladı. - Tom finally mustered up the courage to ask Mary out.

Tom Mary'ye çıkma teklif etmek istedi. - Tom wanted to ask Mary out on a date.

ask
ask in içeriye davet etmek
ask
{f} istemek: He asked to be excused from the table. Sofradan ayrılmak için izin istedi. She's asking a lot for this poodle. Bu
ask
icap ettirmek
Английский Язык - Английский Язык
ask©¥
ask
the lowest price at which a seller is willing to offer a security at this time

    Расстановка переносов

    the lowest price at which a sell·er I·s will·ing to of·fer a se·cu·ri·ty at this time

    Турецкое произношение

    dhi lōıst prays ät hwîç ı selır îz wîlîng tı ôfır ı sîkyûrıti ät dhîs taym

    Произношение

    /ᴛʜē ˈlōəst ˈprīs ˈat ˈhwəʧ ə ˈselər əz ˈwələɴɢ tə ˈôfər ə səˈkyo͝orətē ˈat ᴛʜəs ˈtīm/ /ðiː ˈloʊəst ˈpraɪs ˈæt ˈhwɪʧ ə ˈsɛlɜr ɪz ˈwɪlɪŋ tə ˈɔːfɜr ə sɪˈkjʊrətiː ˈæt ðɪs ˈtaɪm/
Избранное