Her gün İncil okuyarak biraz zaman geçirir.
- She spends a little time each day reading the Bible.
O, sık sık İncil'den alıntılar yapar.
- He often quotes the Bible.
Ne okumam gerektiği konusunda emin değilim: Harry Potter'mu yoksa Kutsal Kitap mı?
- I'm not sure what I should read: Harry Potter or the Bible?
Tom her zaman yanında bir Kutsal Kitap taşır.
- Tom always carries a Bible with him.