Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

the act of hiking; a tramp; a march

listen to the pronunciation of the act of hiking; a tramp; a march
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the act of hiking; a tramp; a march в Английский Язык Турецкий язык словарь

hike
engebeli arazide uzun yürüyüş yapmak
hike
hike yükselt/yürüyüşe çık
hike
{f} yürümek

Ben dağlarda yürümekten hoşlanırım. - I like to hike in the mountains.

hike
fiyatı yükseltmek
hike
yükseltmek (fiyatı)
hike
artırmak
hike
(kırda) uzun yürüyüş
hike
uzun yürüyüşe çıkmak
the act of
eyleminin
hike
{f} (fiyatı) yükseltmek, artırmak
hike
{f} gezinti yapmak
hike
(fiil) yürümek, dolaşmak, gezmek, gezinti yapmak, yürüyüşe çıkmak, yukarı çekmek
hike
toplamak
hike
{f} yukarı çekmek
hike
{f} uzun yürüyüş yapmak
hike
{i} uzun ve çetin yürüyüş
hike
{f} yürüyüşe çıkmak

Yürüyüşe çıkmak için tatilden faydalanalım. - Let's take advantage of the vacation to go on a hike.

Yürüyüşe çıkmak için en iyi mevsim sonbahardır. - Autumn is the best season for going on hikes.

hike
{i} yükselme, artış
hike
(isim) yürüyüş, gezinti, uzun yürüyüş, yükselme, yukarıya çıkma
hike
{i} yükselme
hike
{i} gezinti

Tom, Mary'ye bir gezintiye çıkmayı söyledi. - Tom told Mary to take a hike.

Muhtemelen gezintiden sonra biraz yorgun olacağız. - We'll probably be a bit tired after the hike.

Английский Язык - Английский Язык
hike