Dikkatsiz olduğu için, o, bir sınavı asla geçemedi.
- Careless as she was, she could never pass an examination.
Erkek kardeşim sınavı geçemedi.
- My brother failed to pass the examination.
Ben yılda bir kez fizik muayene olurum.
- I get a physical examination once a year.
Birçok doktor muayeneye başladıklarında ilk önce dilinize bakar.
- Many doctors look at your tongue first when they begin an examination.
Öğretmen sınav kağıtlarını incelemekle meşgul.
- The teacher is busy looking over the examination papers.
Dan saçın mikroskobik incelemesini yaptı.
- Dan performed a microscopic examination of the hair.
Sınavı geçmek için çok çalıştı.
- He studied hard in order to pass the examination.
Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.
- I will do my best to pass the examination.