İşte bu yüzden buraya geldim.
- That's why I came here.
İşte seni bu yüzden seviyorum.
- That's why I like you.
Lenny'nin nasıl çiğnemeden veya boğulmadan tam bir sosisli sandvici yutabildiğine bak? Bu nedenle üst idare onu bu kadar fazla sever.
- See how Lenny can swallow an entire hot dog without chewing or choking? That's why upper management loves him so much.
Bu nedenle sana söylemedim.
- That's why I didn't tell you.
Herkes hatalar yapar, bu sebeple onlar kurşun kalemlere silgiler koyarlar.
- Everybody makes mistakes. That's why they put erasers on pencils.
... quite sharp you can I checked and that why I think ...
... Why don't folks start lining up at the mikes? ...