His repeated delinquencies brought him to court.
- Tekrarlanan suçları onu mahkemeye getirdi.
He repeated it again.
- O, onu yine tekrarladı.
The tragedy must be remembered so that it is not repeated.
- Trajedi tekrarlanmaması için hatırlanmalı.
Repeating a lie does not make it true.
- Bir yalanın tekrarlanması onu doğru yapmaz.
Would you mind repeating the question?
- Soruyu tekrarlar mısın?
Repeating a mistake without recognizing it as one, is the biggest mistake of all.
- Bir bütün olarak tanımadan bir hatayı tekrarlamak hepsinin içinde en büyük hatadır.