Have you seen the recipe book that I wrote?
- Benim yazdığım yemek tarifi kitabını gördün mü?
Can you give me the recipe?
- Bana tarifi verebilir misiniz?
His new approach is definitely a recipe for success.
The beauty of the sight is beyond description.
- Manzaranın güzelliği kelimelerle tarif edilemezdir.
The princess was beautiful beyond description.
- Prenses kelimelerle tarif edilemeyecek kadar güzeldi.
Where did you get the recipe?
- Yemek tarifini nereden aldın?
Have you seen the recipe book that I wrote?
- Benim yazdığım yemek tarifi kitabını gördün mü?
Unfair tariffs are imposed on foreign products.
- Yabancı ürünlere haksız tarifeler uygulanmaktadır.
We hope to lower the tariff.
- Biz tarifeyi düşürmeyi umuyoruz.
During an experiment on powers of observation, Tom was unable to describe any of the pictures hanging on his living room wall, despite having lived in his unit for two years.
- Gözlem gücüyle ilgili bir deneyde, Tom evinde iki yıldır oturmasına rağmen, oturma odasının duvarında asılı resimlerin hiçbirini tarif edemedi.
The best part of beauty is that which no picture can express.
- Güzelliğin en mükemmel tarafı, hiçbir resimle tarif edilememesidir.