tanışık

listen to the pronunciation of tanışık
Турецкий язык - Английский Язык
acquainted

Sami seemed to be acquainted with his killer. - Sami katiliyle tanışık gibi görünüyordu.

You should get acquainted with the history of your own country. - Kendi ülkenin tarihi ile tanışık olmalısın.

acquaintance
tanışık çıkmak
to discover that they have met each other before
Турецкий язык - Турецкий язык
Birbirini tanıyanlardan her biri