taklit, taklit

listen to the pronunciation of taklit, taklit
Турецкий язык - Английский Язык
imitation, impersonation
taklit
imitation

He compared the imitation with the original. - O, taklitini orijinali ile karşılaştırdı.

Beware of imitations. - Taklitlerinden sakının.

taklit etmek
imitate

I think it's very difficult for an Englishman to imitate a real American accent. - Sanırım bir İngiliz için gerçek bir Amerikan aksanını taklit etmek zordur.

She tried hard to imitate Mariah Carey but failed. - O Mariah Carey'yi taklit etmek için sıkı çalıştı ama başarısız oldu.

taklit
mimic

He began to mimic the speech and gait of persons in the street. - O, sokaktaki kişilerin konuşma ve yürüyüşünü taklit etmeye başladı.

She was mimicking the various people in our office. - O ofisteki birçok insanı taklit ediyordu.

taklit
fake

Tom faked his own death. - Tom kendi ölümünü taklit etti.

Tom faked his own death again. - Tom kendi ölümünü tekrar taklit etti.

taklit etmek
impersonate
taklit etme
send up
taklit etmek
1. to copy, reproduce, duplicate, imitate, make an imitation of (something). 2. to try to act like, imitate, ape (someone, an animal). 3. to mimic; to impersonate; to mock. 4. to fake; to counterfeit
taklit etmek
mock
taklit
imitate

Just imitate what he does. - Sadece onun yaptığını taklit et.

He imitated the works of Van Gogh. - Van Gogh'un eserlerini taklit etti.

taklit
(Kimya) simulant
taklit
hit-off
taklit
falsification
taklit
chav
taklit
wrong
taklit
takeoff
taklit (komik)
takeoff
taklit eden kimse
mimic
taklit eden kimse
copycat
taklit ederek
in imitation of
taklit ederek
imitatively
taklit ederek alay etmek
burlesque
taklit eser
imitation
taklit etme
(Tıp) mimic
taklit etme
mimicking
taklit etmek
forge
taklit etmek
take somebody off
taklit etmek
(Konuşma Dili) make like
taklit etmek
reproduce
taklit etmek
falsify
taklit etmeye çalışmak
emulate
taklit mallar
(Ticaret) counterfeit goods
taklit model
(Askeri) mock-up
taklit yapmak
imitate
taklit edilmiş
(Ticaret) forged
alaylı taklit
burlesque
başarılı taklit
hit off
baştakinin hareketlerinin taklit edildiği oyun
follow my leader
gülünç taklit
travesty
imza taklit eden kimse
forger
komik taklit
parody
kötü taklit
caricature
taklit
gold brick
taklit
sham
taklit
simulated
taklit
snide
taklit
imitation; takeoff; counterfeit; imitated, false, counterfeit, sham, fake, spurious
taklit
imitated

After Tom had drunk quite a bit of beer at the party, he imitated Chewbacca's voice. - Tom partide biraz bira içtikten sonra o, Chewbacca'nın sesini taklit etti.

He imitated the works of Van Gogh. - Van Gogh'un eserlerini taklit etti.

taklit
trying to act like, imitating, aping (someone, an animal)
taklit
(Hukuk) counterfeit, imitation
taklit
impression
taklit
affectation
taklit
mockery

Mockery is the food of fools. - Taklit aptalların yiyeceğidir.

As a result, he gets something which technically is correct, but in its essence is just a mockery. - Sonuç olarak, o teknik olarak doğru bir şey alır ama esasen o bir taklittir.

taklit
counterfeit

Newton was instrumental in developing techniques to prevent counterfeiting of the English money. - Newton İngiliz parası taklitçiliğini önlemek için gelişen tekniklerde etkiliydi.

taklit
fake; counterfeit
taklit
faking; counterfeiting
taklit
bastard
taklit
simulation
taklit
echo
taklit
hit off
taklit
pinchbeck
taklit
mock

He continued to mock me. - O beni taklit etmeye devam etti.

Mockery is the food of fools. - Taklit aptalların yiyeceğidir.

taklit
mimicry
taklit
false
taklit
reproduction
taklit
repetition
taklit
simulacrum
taklit
copying, reproducing, duplicating, making an imitation of
taklit
bogus
taklit
imitative
taklit
mimesis
taklit
take off
taklit
mimicking; impersonating; mocking
taklit ateş
(Askeri) simulated fire
taklit atış
(Askeri) mock firing
taklit cihazı
(Askeri) simulator
taklit deri
imitation leather
taklit eden
mimetic
taklit eden
echoer
taklit eden
imitative
taklit eden
mimic
taklit ederek alay eden
burlesque
taklit edilebilir
imitable
taklit edilebilirlik
imitativeness
taklit edilemez
inimitable
taklit edilemez biçimde
inimitably
taklit edilen
imitatee
taklit edilmiş tecrübe
(Bilgisayar) simulated experience
taklit el bombası
(Askeri) dummy hand grenade
taklit etme
personation
taklit etme
mimicry
taklit etme
impersonation
taklit etmek
fake
taklit etmek
copycat
taklit etmek
take an example by
taklit etmek
mime
taklit etmek
ape
taklit etmek
hit off
taklit etmek
take a leaf out of one's book
taklit etmek
follow suit
taklit etmek
a) to imitate b) to counterfeit, to forge c) to mimic, to ape, to take sb off
taklit etmek
mimic
taklit etmek
copy
taklit etmek
do an impression of smb
taklit etmek
simulate
taklit etmek
echo
taklit etmek
counterfeit
taklit fransız dikişi
(Tekstil) mock french seam
taklit hardal gazı
(Askeri) simulated mustard gas
taklit ilaç
(Tıp) counterfeit pharmaceutical
taklit intiharı
(Pisikoloji, Ruhbilim) copycat suicide
taklit için model
lodestar
taklit kadife
velours
taklit kimya harbi maddesi
(Askeri) simulated agent
taklit kraft kağıdı
(Gıda) imitation kraft paper
taklit mal
(Hukuk) counterfeit goods, imitated goods
taklit merserize yapma
simile mercerizing
taklit mücevher
imitation jewellery, costume jewellery
taklit mücevher
imitation jewellery
taklit mücevher
costume jewellery
taklit mücevherat
(Kanun) imitation jewelry
taklit mücevherat
(Kanun) false jewelry
taklit mühimmat
(Askeri) simulated ammunition
taklit olmayan
nonimitation
taklit oluş
spuriousness
taklit para
(Ticaret) counterfeit coin
taklit şey
dummy
yabancı dili taklit ederek yazılan
macaronic
ödeme araçlarında sahtecilik veya taklit
(Hukuk) forgery of counterfeiting of means of payment
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение taklit, taklit в Турецкий язык Турецкий язык словарь

taklit
(Osmanlı Dönemi) benzetmeye ve benzemeye çalışmak, benzerini yapmak, birine benzemeye çalışmak
taklit
Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme
taklit
Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma
taklit
Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme: "Hele taklitleri? -Kadın taklidi, Arap taklidi hepsini birbirinden güzel yapıyordu."- Y. Z. Ortaç
taklit
Benzetilerek yapılmış (şey), imitasyon
taklit etmek
Bir şeyin kalpını, sahtesini, yalancısını yapmak, benzetmek
taklit etmek
Bir kimseye veya bir şeye benzemeye çalışmak
taklit mobilya
Antika mobilyanın özelliklerini aynen uygulayarak sonradan yapılan mobilya
taklit, taklit
Избранное