Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Aim at the target with this gun.
- Bu tabanca ile hedefe nişan al.
Tom armed himself with a gun and a knife.
- Tom bir tabanca ve bir bıçakla kendini silahlandırdı.
Tom put his pistol under his pillow.
- Tom tabancasını yastığının altına koydu.
Tom told me to load my pistol.
- Tom bana tabancamı doldurmamı söyledi.
Tom shot at Mary with a revolver.
- Tom bir tabancayla Mary'ye ateş etti.
The police officer drew his revolver.
- Polis tabancasını çekti.
Do you think that handguns should be made illegal?
- Tabancaların yasadışı yapılması gerektiğini düşünüyor musunuz?
Layla's only defense against the dingos was a handgun.
- Leyla'nın dingolara karşı tek savunması bir tabancaydı.