Ben karanlıkta lamba anahtarını hissettim.
- I felt for the light switch in the dark.
Lucy ışık anahtarını açtı.
- Lucy turned on the light switch.
Benimle yer değiştirmek istemiyor musun?
- You don't want to switch places with me?
Neden işleri değiştirmek istiyorsun?
- Why do you want to switch jobs?
Belki biz meslekleri değiştirmeliyiz.
- Maybe we should switch jobs.
Koltukları değiştirmek ister misin?
- Would you like to switch seats?
Wolfgang Almancaya geçti.
- Wolfgang switched to German.
ABD neden metrik sisteme geçmiyor?
- Why doesn't the U.S. switch to the metric system?
Fabrikalar kömürden temiz bir yakıta geçmek için teşvik edilmiştir.
- Factories have been urged to switch from coal to a cleaner fuel.
Tom ana şalteri kapattı.
- Tom has turned off the master switch.
Benimle yerleri değiştirir misin?
- Will you switch seats with me?
Tom ve Mary yer değiştirdiler.
- Tom and Mary switched places.
Bu makinenin birçok anahtar ve düğmeleri vardır.
- This machine has a lot of switches and buttons.
Benimle yer değiştirmek istemiyor musun?
- You don't want to switch places with me?
Switch the light on.