Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Öylesine sıcak bir gündü ki yüzmeye gittik.
- It was such a hot day that we went swimming.
Yüzerek ve sörf yaparak eğlendin mi?
- Did you have a good time swimming and surfing?
Nehri yüzerek geçen bir genç gördüm.
- I saw a boy swimming across the river.
John yüzme kulübündedir.
- John is in the swimming club.
Öylesine sıcak bir gündü ki yüzmeye gittik.
- It was such a hot day that we went swimming.
O nehri yüzerek geçmeyi başardı.
- He managed to cross the river swimming.
Nehri yüzerek geçmeyi başardı.
- He succeeded in swimming across the river.
O, çocukların yüzüşünü izledi.
- He watched the boys swimming.
O, çocukların havuzda yüzüşünü izledi.
- She watched the children swimming in the pool.
Yüzme havuzu halka açık.
- The swimming pool is open to the public.
Otelin yüzme havuzunu kullanabilirsiniz.
- You can use the hotel's swimming pool.
Bu nehir içinde yüzmek için tehlikelidir.
- That river is dangerous to swim in.
O, yüzmekten korkuyor.
- He is afraid of swimming.
Yüzme havuzlarında, su sürekli olarak filtrelerden pompalanır.
- In swimming pools, water is continuously pumped through a filter.
Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Bu haftadan itibaren havuz sezonu değil mi? Ah evet. O zaman gidip bir mayo almalıyım.
- It's pool-season from this week, isn't it? Oh yes. I've gotta go and buy a swimming suit, then.
O, çocukların havuzda yüzüşünü izledi.
- She watched the children swimming in the pool.
O, çocukların yüzüşünü izledi.
- He watched the boys swimming.
Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Ne zaman burada yüzebilirim?
- When can I swim here?
Yüzerek geçmek imkânsız. Nehir çok geniş.
- It's impossible to cross the river by swimming. It's too wide!
O nehri yüzerek geçmek istedi ama başarısız oldu.
- He wanted to swim across the river, but he failed.
You should wear a pair of swimming goggles because of all the pollen.
I'm going for a swim.
Sink or swim.
... blue, and it's got KOI fish swimming up the neck in, like, inlays. It's just beautiful. ...