sorrow, remorse, anguish

Английский Язык - Турецкий язык

Определение sorrow, remorse, anguish в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

regret

pişman olmak

Herhangi bir şeyden pişman olmak istemiyorum. - I don't want to regret anything.

Bende geriye bakmak ve yaptıklarım için pişman olmak eğilimi yoktur. - I don't tend to look back and regret what I've done.

regret

pişmanlık

Tom'un çok sayıda pişmanlıkları var. - Tom has many regrets.

Bence herkes biraz pişmanlık ile kendi çocukluğuna geri bakar. - I think everyone looks back on their childhood with some regret.

regret

{i} üzüntü

Annesinin kaybı ona üzüntü ve pişmanlık getirdi. - The loss of his mother brought him sorrow and regret.

Olaydan duyduğu üzüntüyü ifade etti. - He expressed regret over the affair.

regret

{i} esef

regret

{f} üzülmek

regret

-e hayıflanmak

regret

-e yerinmek

regret

esefle karşılamak

regret

{i} teessüf

regret

aramak

regret

suçluluk duymak

regret

{f} özlemini çekmek

regret

{f} gözünde tütmek

regret

{f} pişmanlık duymak: She regrets having sold her home. Evini sattığına pişman

regret

{f} esef etmek

regret

{f} -e üzülmek, -e hayıflanmak, -e yerinmek

regret

(isim) teessüf, üzüntü, pişmanlık, vicdan azabı, esef

Английский Язык - Английский Язык

Определение sorrow, remorse, anguish в Английский Язык Английский Язык словарь

{i} regret

Расстановка переносов

sorrow, remorse, an·guish