sorgulanmak

listen to the pronunciation of sorgulanmak
Турецкий язык - Английский Язык
to be interrogated, be grilled, be cross-examined
sorgula
{f} question

Some board members questioned his ability to run the corporation. - Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.

I would never question his honesty. - Onun dürüstlüğünü asla sorgulamadım.

sorgula
(Bilgisayar) submit query
sorgula
interrogate

The police want to interrogate Tom. - Polis Tom'u sorgulamak istiyor.

I don't like being interrogated. - Sorgulanmayı sevmiyorum.

sorgula
{f} query
sorgula
{f} questioned

Some people questioned his honesty. - Bazı insanlar onun dürüstlüğünü sorguladı.

Some board members questioned his ability to run the corporation. - Bazı yönetim kurulu üyeleri onun şirketi işletme yeteneğini sorguladı.

sorgula
{f} questioning

The police detained several suspects for questioning. - Polis sorgulama için birçok şüpheliyi göz altına aldı.

Such questioning is routine police business. - Böylesine sorgulama rutin polis işidir.

sorgula
{f} cross question
sorgula
{f} quiz
sorgulanma
query
Турецкий язык - Турецкий язык
Sorgulamak işine konu olmak veya sorgulamak işi yapılmak
sorgulanma
Sorgulanmak işi
sorgulanmak
Избранное