someone who organizes an exhibit for others to see

listen to the pronunciation of someone who organizes an exhibit for others to see
Английский Язык - Турецкий язык

Определение someone who organizes an exhibit for others to see в Английский Язык Турецкий язык словарь

shower
sağanak

Sabah hava durumu daha sonra gün içinde gök gürültülü sağanak yağışı öngördü. - The morning forecast predicted thunder showers later in the day.

Koşarken sağanak yağmura yakalandım. - I was caught in a shower while I was jogging.

shower
duş

O her zaman duşta şarkı söyler. - He always sings while having a shower.

Genellikle tenis oynadıktan sonra bir duş alırım, ama bugün alamadım. - I usually take a shower after I play tennis, but today I couldn't.

shower
Iight show
shower
{i} duş, duş yapma
shower
duş almak

Tom bir duş almak istedi. - Tom wanted to take a shower.

Bir duş almak zorundayım. - I have to take a shower.

shower
(Nükleer Bilimler) duş, sağnak
exhibitor
sergici
exhibitor
sergi açan
shower
yağdırmak
exhibitor
{i} sinemacı
exhibitor
{i} sergileyen kimse
exhibitor
sergi açan kimse
shower
{i} kısa süreli yağmur
shower
(fiil) yağdırmak, yağmuruna tutmak, dökmek, yağmuruna tutulmak
shower
{i} hediye yağmuru

Onu pahalı hediye yağmuruna tuttu. - He showered her with expensive gifts.

shower
{i} duş, duş yapma yeri
shower
{i} duş, duş yapmayı sağlayan aygıt
shower
(isim) duş, sağanak, hafif yağmur, kısa süreli yağmur, hediye yağmuru
Английский Язык - Английский Язык
shower
exhibitor
someone who organizes an exhibit for others to see

    Расстановка переносов

    some·one who organizes an ex·hib·it for others to see

    Турецкое произношение

    sʌmwʌn hu ôrgınayzîz ın îgzîbît fôr ʌdhırz tı si

    Произношение

    /ˈsəmˌwən ˈho͞o ˈôrgəˌnīzəz ən əgˈzəbət ˈfôr ˈəᴛʜərz tə ˈsē/ /ˈsʌmˌwʌn ˈhuː ˈɔːrɡəˌnaɪzɪz ən ɪɡˈzɪbɪt ˈfɔːr ˈʌðɜrz tə ˈsiː/
Избранное