someone entrusted with a secret

listen to the pronunciation of someone entrusted with a secret
Английский Язык - Турецкий язык

Определение someone entrusted with a secret в Английский Язык Турецкий язык словарь

secretary
{i} sekreter

O başkanın sekreteri her zaman aşırı resmîdir. - That president's secretary is always prim.

Sen gerçekten iyi bir sekretersin. Her şeyle ilgilenmemiş olsaydın , ben hiçbir şey yapamazdım. Sen harikasın. - You are a really good secretary. If you didn't take care of everything, I couldn't do anything. You are just great.

secretary
(Kanun) katibe
secretary
bakan

Beyaz Rusya, ABD eski dışişleri bakanı Condoleezza Rice tarafından Avrupa'nın kalbinde kalan son gerçek diktatörlük olarak tanımlanmıştır. - Belarus has been described by former US secretary of state Condoleezza Rice as the last remaining true dictatorship in the heart of Europe.

Dışişleri Bakanı istifa etmeyi planladığını söyledi. - The Secretary of State said he planned to resign.

secretary
yazıcı
secretary
{i} kâtip
secretary
{i} yazman
secretary
{i} yazı masası
Английский Язык - Английский Язык
secretary
someone entrusted with a secret

    Расстановка переносов

    some·one entrusted with a se·cret

    Турецкое произношение

    sʌmwʌn entrʌstîd wîdh ı sikrıt

    Произношение

    /ˈsəmˌwən enˈtrəstəd wəᴛʜ ə ˈsēkrət/ /ˈsʌmˌwʌn ɛnˈtrʌstɪd wɪð ə ˈsiːkrət/
Избранное