Tom put a worm on the hook.
- Tom çengele bir solucan taktı.
Even worms are bought for medical research.
- Solucanlar bile tıbbi araştırma için satın alındı.
The earthworm is a gardener's best friend.
- Bir solucan bir çiftçinin en iyi dostudur.
The earthworm wriggled when I touched it.
- Solucan ona dokunduğumda kıvrıldı.