sizinki

listen to the pronunciation of sizinki
Турецкий язык - Английский Язык
yours

I want a jacket shaped like yours. - Sizinkinin şeklinde bir ceket istiyorum.

Our school was not the same size as yours. - Bizim okulumuz sizinkiyle aynı büyüklükte değildir.

That which belongs to you; the possessive second person pronoun used without a following noun

It’s all yours.

Written at the end of a letter, before the signature

Yours sincerely, Yours faithfully, Yours, Sincerely yours.

Yours is the second person possessive pronoun. Yours can refer to one or more people
People write yours, yours sincerely, or yours faithfully at the end of a letter before they sign their name. With best regards, Yours, George Yours faithfully, Michael Moore, London Business School yours truly: see truly
A speaker or writer uses yours to refer to something that belongs or relates to the person or people that they are talking or writing to. I'll take my coat upstairs. Shall I take yours, Roberta? I believe Paul was a friend of yours If yours is a high-stress job, it is important that you learn how to cope
pron. belonging to you
See the Note under Your
siz
you

I do not understand you. - Siz insanları anlamıyorum.

I know that you're a teacher. - Sizin bir öğretmen olduğunuzu biliyorum.

siz
without

People will question all the good things they hear about you but believe all the bad without a second thought. - İnsanlar sizin hakkınızda duydukları bütün iyi şeyleri sorgulayacak fakat bütün kötü şeylere tereddüt etmeden inanacaklardır.

I'd never borrow anything of yours without asking first. - Öncelikle sormadan sizin herhangi bir şeyinizi asla ödünç almam.

siz
out of

I think we're out of your size. - Sanırım sizin bedeniniz bitti.

How many times have I told you guys to stay out of my room? - Siz arkadaşlara odamın dışında kalmanızı kaç kez söyledim.

siz
{i} ye
siz
bereft
siz
non

That's none of your business. - Onun sizinle bir ilgisi yok.

None of your business. - Bu sizi ilgilendirmez.

siz
thee
siz
{f} leak
sizinkiler
yours

Our children are at school; where are yours? - Bizim çocuklar okulda; sizinkiler nerede?

I think these are yours. - Sanırım bunlar sizinkiler.

siz
innocent of
siz
in
siz
sine
siz
void of
siz
sans
siz
lacking
siz
wanting
siz
devoid of
siz
un
siz
ex
siz
with no
siz
guiltless
Турецкий язык - Турецкий язык
Yakın çevremizde olan bir kimseden söz ederken kullanılır
Sizin olan, sizinle ilgili olan
siz
Saygı ve incelik belirtisi olarak tek kişi için kullanılan seslenme sözü
siz
Çokluk ikinci kişi zamiri
sizinki
Избранное