Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

simple past tense and past participle of isolate

listen to the pronunciation of simple past tense and past participle of isolate
Английский Язык - Турецкий язык

Определение simple past tense and past participle of isolate в Английский Язык Турецкий язык словарь

isolated
izole

Köy sel tarafından izole edildi. - The village was isolated by the flood.

O her zaman iş arkadaşlarından izole edilmiştir. - He is always isolated from his fellow workers.

isolated
tek başına kalmış
isolated
yalıtık
isolated
ayrık
isolated
birbaşına
simple past tense
(Dilbilim) geçmiş zaman
isolated
{f} ayır
isolated
tek
simple past tense
-di'li geçmiş zaman
isolated
{f} izole et

Biz sorunu izole ettik. - We've isolated the problem.

Onun antisosyal davranışları, onu izole etti. - His antisocial behavior isolated him.

isolated
Dışlanmış, soyutlanmış, bağlantılı olmayan, tecrit edilmiş

ör: isolated student, isolated disabled people.

isolated
{f} izole et: adj.izole edilm
isolated
{s} tenha
isolated
{f} ayır: adj.izole edilen
isolated
{s} ayrılmış

Hiçbir ulus diğerlerinden tamamen ayrılmış olamaz. - No nation can exist completely isolated from others.

isolated
{s} soyutlanmış

Tom arkadaş çevresinden gitgide soyutlanmıştı. - Tom was increasingly isolated of his circle of friends.

Çin yüzlerce yıldır soyutlanmıştır. - China was isolated for hundreds of years.

isolated
{s} mahsur kalan
isolated
(Tıp) Ayrılmış, serbest hale getirilmiş
isolated
{s} ayrı

Hiçbir ulus diğerlerinden tamamen ayrılmış olamaz. - No nation can exist completely isolated from others.

isolated
{s} yalnız, tek başına kalmış; tek
isolated
{s} ıssız

Tom'un ıssız bir taşra yolunda patlak bir lastiği var ve onu nasıl değiştireceği konusunda bir fikri yok. - Tom got a flat tyre on an isolated country road and had no idea how to change it.

Английский Язык - Английский Язык
isolated
simple past tense and past participle of isolate

    Расстановка переносов

    sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of i·so·late

    Произношение

Избранное