Çiftler baş harflerini meşe ağaçlarına kazıdılar.
- The couples carved their initials in oak trees.
Adının baş harflerini beyaz bir mendilin üzerine işledi.
- She embroidered her initials on a white handkerchief.
Lojban'ın geliştirilmesinde, dili ilk aşamasından beri tarafsız tutmak için çabalar tutarlı olarak yapılmıştır.
- In the development of Lojban, efforts were consistently made since the initial phase to keep the language culturally neutral.
Benim ilk varsayımım doğruydu.
- My initial assumption was correct.
Başlangıçta at etini beğenmedi.
- She didn't like horsemeat, initially.
Onun büyükbabasının ölümünü işitmesinin ilk şokundan sonra, kız ağlamaya başladı.
- After the initial shock of hearing of her grandfather's death, the girl started to cry.
Başlangıçta ondan nefret ettim.
- I initially hated it.
Eflatun rengine başlangıçta Tyrian moru denirdi.
- Mauve was initially called Tyrian purple.