Kısa sürede konuşma yapmak zorunda kaldım. - I had to make a speech on short notice.
Kısa sürede konuşma yapmak zorunda kaldım.
I had to make a speech on short notice.
Bu kadar kısa sürede beni gördüğün için seni takdir ediyorum. - I appreciate you seeing me on such short notice.
Bu kadar kısa sürede beni gördüğün için seni takdir ediyorum.
I appreciate you seeing me on such short notice.