sexual intercourse; the act of sexual intercourse

listen to the pronunciation of sexual intercourse; the act of sexual intercourse
Английский Язык - Турецкий язык

Определение sexual intercourse; the act of sexual intercourse в Английский Язык Турецкий язык словарь

sex
seks

Bir aydın, seksten daha ilginç bir şey keşfetmiş bir kişidir. - An intellectual is a person who has discovered something more interesting than sex.

Kim genç ve seksi görünmek istemez ki? - Who doesn't want to look young and sexy?

sex
cinsiyet

Alman erkekleri cinsiyetçidir. - German men are sexist.

Cinsiyetini değiştiremezsin. - You can't change your sexuality.

sex
{s} cinsel

Cinselliğin ne anlama geldiğini biliyor musun? - Do you even know what sexism means?

Bir asansörde cinsel olarak taciz edildi. - She was sexually harassed in an elevator.

sex
cinsellik
sex
cinsel ilişki

Artık cinsel ilişkiye girmiyoruz. - We don't have sex anymore.

Tom birçok farklı kadınla cinsel ilişkiye girdi. - Tom had sex with a lot of different women.

sex
cinsliksiz
sex
{s} cinsel istek uyandıran
sex
{f} cinsiyetini belirlemek
sex
seksapel
sex
cinslik
sex
önek alt
sex
cinsiyetsiz
sex
(isim) seks, cinsellik, cinsel ilişki, cinsiyet, cins
sex
sexless eşeysiz
sex
(Tıp) Cinsiyet, cinsiyet, cinslik, erkeklik veya dişilik
Английский Язык - Английский Язык
sex

We had sex in the back seat.

sexual intercourse; the act of sexual intercourse

    Расстановка переносов

    sex·u·al intercourse; the act of sex·u·al in·ter·course

    Произношение

Избранное