set sail

listen to the pronunciation of set sail
Английский Язык - Турецкий язык
set yelken
(Fiili Deyim ) yolculuğa çıkmak , yelken açıp kalkmak
yelken açmak
loose
{s} oynak

Aslında o oynak bir kadın. - Actually she is a loose woman.

loose
{s} gevşek

O gevşek bir ceket giyiyor. - She's wearing a loose coat.

Bu ayakkabılar biraz gevşek. - These shoes are a little loose.

loose
{s} bol

Tom uzun bol ceket giydi. - Tom wore a long, loose-fitting coat.

Pantolonum çok bol, çünkü çok kilo verdim. - My pants are very loose because I've lost much weight.

loose
{s} serbest

O, serbest bir hayat yaşadı. - He has led a loose life.

Köpekleri serbest bırakma. - Don't set the dogs loose.

loose
salmak
loose
malın gözü
loose
kararsızlık
set sail for
(Askeri) yelken açmak
loose
serbestlik
loose
bağsız
loose
hoppa
loose
çözülmüş
loose
(sıfat) gevşek, oynak, bol, gevşemiş, serbest, açık, bağlanmamış (saç), yarım yamalak, ahlaksız, hafif
loose
{s} bol, dökümlü (giysi)
loose
kabaca
loose
sıkı ve bağlı olmayan
loose
yumuşak ishal olmuş
loose
{f} ateşlemek
loose
{s} yarım yamalak
loose
{f} atmak
loose
{f} serbest bırakmak
to set sail
sefere çıkmak
to set sail
yelkenlemek
Английский Язык - Английский Язык
To embark on a voyage by boat

We set sail for the Caribbean.

depart; set off to sea
loose
set sail
Избранное