I laid a blanket over her.
- Ben onun üzerine bir battaniye serdim.
The marionette took off his clothes and laid them on the sand to dry.
- Kukla, elbiselerini çıkardı ve kurumaları için onları kumun üzerine serdi.
The aroma of the flowers was the first thing Sarah noticed when she entered the greenhouse.
- Çiçeklerin kokusu Sarah'ın seraya girdiğinde fark ettiği ilk şeydi.
The burning of coal is responsible for more than 40% of Australia's greenhouse gas emissions.
- Kömürün yanması Avustralya'nın sera gazı emisyonlarının% 40'ının daha fazlasından sorumludur.
Which faire Serene to him delivered had,.
Her Serene Highness.
Hayvanların huzur ve sükunet içinde çekilen doğa resimleri gerçekten şaheserdir.
- Nature photos of animals taken in complete tranquility and serenity, are truly masterpieces.
Hayvanların huzur ve sükunet içinde çekilen doğa resimleri gerçekten şaheserdir.
- Nature photos of animals taken in complete tranquility and serenity, are truly masterpieces.
Oh! Bu tapınak ne kadar huzurlu!
- Ah! How serene is this temple!