ser vet

listen to the pronunciation of ser vet
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение ser vet в Турецкий язык Турецкий язык словарь

SERVET
(Osmanlı Dönemi) f. Mal, mülk, zenginlik
Servet
neva
servet
Varlık, zenginlik, mal mülk
servet
Varlık, zenginlik, mal mülk: "Servet denen şey çok defa paradan ibarettir."- F. R. Atay
Нидерландский Язык - Турецкий язык

Определение ser vet в Нидерландский Язык Турецкий язык словарь

servet
peçete
Турецкий язык - Английский Язык

Определение ser vet в Турецкий язык Английский Язык словарь

servet
fortune

I believe in censorship. I made a fortune out of it. - Ben sansüre inanıyorum. Onun sayesinde bir servet yaptım.

My father left me a large fortune. - Babam bana büyük bir servet bıraktı.

servet
wealth

I dream of a society whose wealth is distributed fairly. - Servetin adil bir biçimde dağıldığı bir toplum hayal ediyorum.

For all his wealth, he is not very happy. - Bütün servetine karşın, o çok mutlu değildir.

servet
{i} property

All the property will go to his daughter. - Tüm servet onun kızına gidecek.

Edward inherited his uncle's property. - Edward amcasının servetini miras olarak aldı.

servet
{i} treasure

This ball is that boy's treasure. - Bu top o çocuğun servetidir.

servet
{i} abundance

How to distribute abundance is a great problem. - Serveti nasıl dağıtacağın büyük bir sorundur.

servet
(Ticaret) article
servet
(Ticaret) possession

I'm going to give all my possessions away. - Bütün servetimi bağışlayacağım.

He lost all his possessions. - O, bütün servetini kaybetti.

servet
asset
servet
(Ticaret) richness
servet
caste
servet
money

Mary went on a shopping spree after coming into some money. - Mary servete konduktan sonra bir alışveriş çılgınlığına devam etti.

servet
worth

How much is Tom's estate worth? - Tom'un servet değeri ne kadar?

The total net worth of the world's richest people rose by 18% in 2016 to $7.67 trillion. - Dünyanın en zengin insanlarının toplam net serveti 2016 yılında % 18 artarak 7.67 trilyon dolara yükseldi.

servet
lucre
servet
pelf
servet
pile
servet
opulence
servet
possessions

I'm going to give all my possessions away. - Bütün servetimi bağışlayacağım.

He lost all his possessions. - O, bütün servetini kaybetti.

servet
fortune of
Servet
(isim) Wealty, riches, fortune
servet
substance
servet
riches

The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations. - Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor.

He lost all his riches. - Bütün servetini kaybetti.

servet
affluence
servet
wealth, riches, fortune, possessions, assets
servet
gold
servet
effects
servet
means
servet
assets
servet
wealth, riches
servet
havings
servet
shekels
servet
exchequer
servet
shekel
servet
rich

The three richest people in the world control more wealth than the poorest 48 nations. - Dünyadaki en zengin üç kişi, 48 en fakir ulustan daha çok serveti kontrol ediyor.

The total net worth of the world's richest people rose by 18% in 2016 to $7.67 trillion. - Dünyanın en zengin insanlarının toplam net serveti 2016 yılında % 18 artarak 7.67 trilyon dolara yükseldi.

Нидерландский Язык - Английский Язык

Определение ser vet в Нидерландский Язык Английский Язык словарь

servet
layover
servet
napkin

Tom wrote his phone number on a napkin and handed it to Mary. - Tom schreef zijn telefoonnummer op een servet en gaf ze aan Maria.

servet
serviette
servet
table napkin