O, cinayet nedeniyle hapse gönderildi.
- He was sent to jail for murder.
Dosya bakanlığa gönderildi.
- The record was sent to the ministry.
Size gönderilen şeylerin hepsinden emin olacağım.
- I'll make sure all of your things get sent to you.
Bana her ay gönderilen onun mektubunu okumak çok eğlenceli.
- It is a lot of fun to read his letter sent to me every month.