Babam aile doktorunu çağırttı.
- My father sent for the family doctor.
O bir doktor çağırttı.
- He sent for a doctor.
Şifren gönderilmiş. Epostanı kontrol et.
- Your password has just been sent. Check your email.
Tabaklar yanlış masaya gönderilmiş.
- The dishes got sent to the wrong table.
Bana her ay gönderilen onun mektubunu okumak çok eğlenceli.
- It is a lot of fun to read his letter sent to me every month.
Size gönderilen şeylerin hepsinden emin olacağım.
- I'll make sure all of your things get sent to you.
O, cinayet nedeniyle hapse gönderildi.
- He was sent to jail for murder.
Birçok Amerikan savaş gemisi Panama'ya gönderildi.
- Several American warships were sent to Panama.
Hemen doktor çağırtmalısınız.
- I must send for the doctor at once.
O, cinayet nedeniyle hapse gönderildi.
- He was sent to jail for murder.
Facebook'a üye olursanız, bilgileriniz istihbarat örgütlerine gönderilecektir.
- If you sign up to Facebook, your information will be sent to intelligence agencies.
I've sent Tom and Mary presents.
- I've sent presents to Tom and Mary.
I wonder whether I can add a sentence simply by pressing the Enter key.
- I wonder if I can add a sentence simply by pressing the 'enter' key.
In American money, a quarter is 25 cents; 4 quarters make a dollar.
- Amerikan parasında, bir çeyrek 25 sent; 4 çeyrek bir dolar yapar.
You gave me only fifty cents.
- Sen bana sadece elli sent verdin.
This doll costs only sixty cents.
- Bu bebek sadece altmış senttir.