Bir şey feda etmek ister misin?
- Do you wanna sacrifice something?
Birçok kişiyi kurtarmak için bir kişiyi feda etmek etik olur muydu?
- Would it be ethical to sacrifice one person to save many?
Onlar tanrılara kurban olarak bir keçi öldürdüler.
- They killed a goat as a sacrifice to the gods.
Sizin kurban boşuna değildi.
- Your sacrifice was not in vain.
Arabamı zararına satıyorum.
- I'm selling my car at a loss.
Biz onu yıllarca zararına çalıştırdığımız için binayı satmak zorunda kaldık.
- We had to sell the building because for years we had operated it at a loss.
Jane ne zaman nereye gideceğini şaşırmıştı.
- Jane was quite at a loss when and where to go.
O, hangi yoldan gideceğini şaşırmıştı.
- He was at a loss which way to take.
We sold those old computers at a loss.
I have fixed the parts I understand, and the rest leaves me at a loss.