O, asla sır saklayamaz.
- She can never keep a secret.
O sır sonsuza dek saklanamaz.
- That secret can't be kept forever.
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
- The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.
Gizli servis onu saldırıya karşı koruyor.
- The secret service guards him against attack.
Onu bir sır olarak saklamak zorundayım.
- I have to keep it a secret.
Bu sırrı saklamak zorundasın, tamam mı?
- You've got to keep this secret, OK?
Birbirimizden saklımız yok.
- We have no secrets from each other.
Görünen o ki, o sırrı saklıyor.
- It seems that she is keeping that secret.
Gizem bir sır olarak kalacak.
- The secret will remain a secret.
Tom her zaman çok gizemliydi.
- Tom was always very secretive.
Bu albümde saklı gizemli şarkı var.
- There's a secret song hidden on this album.
Neden bu kadar gizemlisin?
- Why are you so secretive?
Bunu gizli tutmak niyetinde değildim.
- I didn't mean to keep it secret.
Japon Diş Hekimleri Birliği sorunu Japon Diş Hekimleri Birliğinden LDP ye ait olan Diyet üyelerine yapılan gizli bağışlarla ilgili bir olaydır.
- The Japanese Dentists Association affair is an incident concerning secret donations from the Japanese Dentists Association to Diet members belonging to the LDP.
Can you keep a secret? So can I.
To prevent the elixir from reaching mankind and thereby upsetting the balance of the universe, two gods secret it away.
We went down a secret passage.
... revealing a timeless secret of the universe. ...
... secret of the stars, the secret of the heavens. Nobody understands where comets come from." ...