Nineteen states voted in the elections of 1816.
- On dokuz devlet 1816 seçimlerinde oy kullandı.
So, who won the Italian elections?
- Peki, İtalyan seçimlerini kim kazandı?
My choices are my own.
- Benim seçimlerim benim kendimin.
Don't ever laugh at your wife's choices, because after all you're one of them.
- Karının seçimlerine hiç gülme, çünkü sonuçta sen de onlardan birisin.
Lincoln won the election.
- Lincoln seçimi kazandı.
Is there any possibility that he'll win the election?
- Onun seçimi kazanması için herhangi bir ihtimal var mı?
The difficulty in life is the choice.
- Hayatta zorluk seçimdir.
Tom thinks Mary made the right choice.
- Tom Mary'nin doğru seçim yaptığını düşünüyor.
The old selection process for judges was very unfair.
- Hakimler için eski seçim süreci çok haksızdı.
Our random selection has chosen you as a possible winner!
- Bizim rastgele seçim olası bir kazanan olarak sizi seçti.
Today we went to the ballot box to vote for the European Parliament.
- Bugün Avrupa Parlamentosu ile ilgili oy vermek için seçim sandığına gittik.
It's too late to vote now. The polls are closed!
- Şimdi oy vermek için çok geç. Seçim yerleri kapalı!