Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
Английский Язык - Турецкий язык
Определение screech, scream в Английский Язык Турецкий язык словарь
- squeal
- cıyaklamak
- squeal
- {i} cırlama
- squeal
- çok tiz bir ses
- squeal
- çok tiz bir ses çıkarmak
- squeal
- ciyaklama
- squeal
- gammazlık etmek
- squeal
- {f} ele ver
- squeal
- {i} ispiyon
Kopya çektiğimi öğretmene ispiyon eden sen miydin?
-Was it you who squealed to the teacher that I cheated?
- squeal
- haykırış
- squeal
- squealerböyle ses
- squeal
- domuz gibi ses çıkarmak
- squeal
- {f} ispiyonlamak
- squeal
- {f} tiz ses çıkarmak
- squeal
- (isim) cırlama, tiz ses, ciyaklama, gıcırtı, ötme, ihbar, ispiyon
- squeal
- cırtlak veya cızırtılı ses çıkarmak
- squeal
- suç ortaklarını ele vermek
- squeal
- {f} sızlanmak
- squeal
- {f} çok tiz bir ses çıkarmak: The pig began to squeal. Domuz acı acı bağırmaya başladı
- squeal
- {i} gıcırtı
Siyah bir limuzin bir lastik gıcırtısıyla köşeyi döndü.
-A black limo rounded the corner with a squeal of tires.
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение screech, scream в Английский Язык Английский Язык словарь
- {i} squeal
screech, scream
Произношение
Resimler
История
Избранное