I promised him to keep it secret.
- Onu sır olarak saklamak için ona söz verdim.
He is capable of keeping a secret when he wants to.
- O, istediği zaman bir sırrı saklayabilir.
Jack hid the dish he had broken, but his little sister told on him.
- Jack kırdığı tabağı sakladı fakat küçük kız kardeşi onu gammazladı.
He hid his toys under the bed.
- O,oyucaklarını yatağın altına sakladı.
Hiding from the police, Dima spent the night in a dumpster.
- Polisten saklandığı için, Dima geceyi bir çöplükte geçirdi.
Tom is hiding under the table.
- Tom masanın altında saklanıyor.
I've got nothing to hide.
- Saklayacak bir şeyim yok.
Tom made no attempt to hide the fact that he was in love with Mary.
- Tom Mary'ye âşık olduğu gerçeğini saklama girişiminde bulunmadı.
Fadil stashed the weapons in the car.
- Fadıl silahları arabada sakladı.
Tom ate all the food I had stashed.
- Tom sakladığım bütün yemeği yedi.