You have to beware of strangers.
- Yabancılardan sakınmak zorundasınız.
I swerved to avoid hitting a skunk.
- Bir kokarcayı vurmayı sakınmaktan caydım.
I swerved to avoid hitting a skunk.
- Bir kokarcayı vurmayı sakınmaktan caydım.
An expert is someone who knows some of the worst mistakes that can be made in his field, and how to avoid them.
- Bir uzman sahasında yapılabilecek en kötü hatalardan bazılarını ve onlardan nasıl sakınacağını bilen biridir.
Beware of a silent dog and still water.
- Sessiz bir köpekten ve durgun bir sudan sakının.
Beware the wolf in sheep's clothing.
- Kuzu postuna bürünmüş kurttan sakının.
Beware of imitations.
- Taklitlerinden sakının.
You have to beware of strangers.
- Yabancılardan sakınmak zorundasınız.
Tom was told to abstain from smoking and drinking.
- Tom'a sigara içmekten ve içki içmekten sakınması söylendi.
Beware of imitations.
- Taklitlerinden sakının.
You have to beware of strangers.
- Yabancılardan sakınmak zorundasınız.
It's best to steer clear of him.
- Ondan sakınmak en iyisi.