He held my hand firmly and left.
- O, elimi sıkıca tuttu ve bıraktı.
Holding on to the rope firmly, I came safely to land.
- İpe sıkıca tutunarak karaya güvenli bir şekilde geldim.
She held on to my hand tightly.
- O, elimden sıkıca tuttu.
She took hold of my hand and held it tightly.
- O, elimi kavradı ve onu sıkıca tuttu.
He held my hand firmly and left.
- O, elimi sıkıca tuttu ve bıraktı.
Holding on to the rope firmly, I came safely to land.
- İpe sıkıca tutunarak karaya güvenli bir şekilde geldim.
She took hold of my hand and held it tightly.
- O, elimi kavradı ve onu sıkıca tuttu.
She gripped my arm tightly.
- O, kolumu sıkıca kavradı.
He was pumping the pedals of the bicycle hard.
- Bisikletin pedallarına sıkıca asılıyordu.
They snuggled tightly beneath the blankets.
- Onlar battaniyelerin altında sıkıca sarınıp yattılar.