see Appendix on SI Units.
You need to wear thick socks to keep your feet warm.
- Ayaklarını sıcak tutmak için kalın çoraplar giymelisin.
The snow began to fall so thickly that the little boy could not see his own hand.
- Kar o kadar sık düşmeye başladı ki küçük çocuk kendi elini göremedi.
The walls are white plaster.
- Duvarlar beyaz sıvalıdır.
Their job is to coat the walls with plaster.
- Onların işi duvarları sıva ile örtmektir.