sürüklenmenin

listen to the pronunciation of sürüklenmenin
Турецкий язык - Английский Язык
drift of
sürükle
(Bilgisayar) nudge
sürükle
{f} lug

They lugged the refrigerator up the stairs. - Buzdolabını merdivenlerden yukarı sürüklediler.

Tom lugged his suitcase up the stairs. - Tom merdivenlerden yukarı bavulunu sürükledi.

sürükle
drag

This looks as though it will drag on and on. - Bu uzun süre sürüklenecek gibi gözüküyor.

I'm sorry for dragging you out of bed so early in the morning. - Sabahleyin seni bu kadar erken yataktan dışarıya sürüklediğim için üzgünüm.

sürüklenmenin
Избранное