söyler

listen to the pronunciation of söyler
Турецкий язык - Английский Язык
tell to
söyle
{f} said

I remember what he said. - Onun ne söylediğini hatırlıyorum.

You didn't do a very good job, I said. - Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim.

söyle
spit it out !
söyle
told

She told me that she had bought a CD. - Bana bir CD aldığını söyledi.

He told me that his father was dead. - O bana babasının öldüğünü söyledi.

söyle
told to
söyle
say

Please say it in English. - Lütfen onu İngilizce olarak söyle.

Say it in another way. - Onu başka bir şekilde söyle.

söyle
confide

This is confidential, I can only tell him personally. - Bu gizli, sadece ona kişisel olarak söyleyebilirim.

I'm confident that Tom will do what he says he'll do. - Tom'un yapacağını söylediği şeyi yapacağına eminim.

söyle
tell

Tell me which of the two cameras is the better one. - İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.

Please tell me your address. - Lütfen adresini bana söyle.

söyle
{f} saying

It goes without saying that honesty is the key to success. - Başarının anahtarı olan dürüstlük söylenilmediği taktirde sürer

He received a telegram saying that his mother had died. - O, annesinin öldüğünü söyleyen bir telgraf aldı.

söyle
dictate
az söyler, uz söyler
(Konuşma Dili) He says little, but what he says is significant
burada bulunan gezi bölgelerini söyler misiniz
Would you please tell me what sights there are here
burada bulunan müzeleri söyler misiniz
Would you please tell me what museums there are here
burada bulunan sergileri söyler misiniz
Would you please tell me what exhibitions there are here
burada bulunan tiyatroları söyler misiniz
Would you please tell me what theaters there are here
dost acı söyler
(deyim) be cruel to be kind
dost acı söyler/sözü acıdır
(Atasözü) A friend will tell you about your faults in order to help you
söyle
mouth

If you don't have anything nice to say, keep your mouth shut. - Söyleyecek güzel bir şeyin yoksa ağzını kapalı tut.

He opened his mouth as if to speak, but didn't say anything. - Konuşacakmış gibi ağzını açtı ama hiçbir şey söylemedi.

söyle
apprise
söyle
told#to
söyle
spit it out
söyle
toldto
söyler
Избранное