Tom ön sıraya oturdu.
- Tom sat in the front row.
Tom ve Mary genellikle ön sırada oturmaktan hoşlanırlar.
- Tom and Mary usually like to sit in the front row.
Kavgacı ya da sarhoş müşterilere dikkat edin.
- Watch out for rowdy or drunk customers.
Konserde herkes kavgaya karıştı!
- Everybody row in concert!
Kürek çekmek için göle gittik.
- We went to the lake to row a boat.
O, uzakta kürek çeken bir teknenin görüntüsünü gördü.
- She caught sight of a rowing boat in the distance.
Kürek çekmek için göle gittik.
- We went to the lake to row a boat.
Tom genellikle tek başına kürek çekmeye gider.
- Tom usually goes rowing by himself.
Kürek çekmek için göle gittik.
- We went to the lake to row a boat.
Who's making that row?.
... are showing up in blue across the rows, and places where ...