Eski, onarılmış, buharlı bir trene de binebilirsin.
- You can also ride on an old, restored, steam train.
Yetenekli sanatkâr parçalanmış vazoyu parça parça restore etti.
- The skilled craftsman restored the shattered vase piece by piece.
Mimar, binanın restore edilmesini önerdi.
- The architect suggested that the building be restored.
A fully-restored Volkswagon beetle will cost more.