Şehirde sıcaklık artışı ile ilgili birkaç çalışma zaten yayınlandı.
- Several studies, related to the temperature increase in the city, have already been published.
Keseli sıçanlar, fareler ile ilgili değildir.
- Opossums aren't related to rats.
Bir ülke tarafından üretilen kağıt miktarı onun kültürel standartlarıyla yakından ilişkilidir.
- The amount of paper produced by a country is closely related to its cultural standards.
Salatalık, karpuzla ilişkilidir.
- A cucumber is related to a watermelon.
Fiziksel değişiklikler doğrudan yaşlanmayla ilgilidir.
- Physical changes are directly related to aging.
Bilgisayarlarla ilgili iş yaparım.
- I do work related to computers.
Gerçekten ilişkiniz var mı?
- Are you guys really related?
İster inan ister inanma şeftali ve badem ilişkilidir.
- Believe it or not, peaches and almonds are related.
Rusçada okşamak, sevgi ile bayağı gelincik sözcükleri eşsesli ve muhtemelen etimolojik olarak ilişkilidirler.
- In Russian, the words for caress, endearment and least weasel are homonymous and possibly related etymologically.
Kediler kaplanlarla akrabadırlar.
- Cats are related to tigers.
Onunla akraba mısınız?
- Are you related to him?
Tom'la nasıl ilişki kuruyorsun?
- How are you related to Tom?
Kimlik yere bağlıdır.
- The identity is related to the place.
Eski İtalyan para birimi liretti ve sembolü ₤ idi. Liret Türk lirasıyla alâkalı değildir.
- The former Italian currency was the lira and its symbol was ₤. It's not related to the Turkish lira.
Bu iki şey alakalı değil.
- Those two things aren't related.
Everyone is related to their parents.
Gun-related crime.
... related to education and learning every day more and more and get more more ...
... So we tried to collect all kinds of data related to the ...