Tom looked to Mary for guidance.
- Tom rehberlik için Mary'ye dikkat etti.
What Tom needs is guidance.
- Tom'un ihtiyacı olan rehberlik.
Counseling is by appointment only.
- Rehberlik sadece randevuyladır.
I went with them so that I could guide them around Nagasaki.
- Ben Nagasaki çevresinde onlara rehberlik etmek için onlarla birlikte gittim.
There will be situations where no textbook answer will be available to guide you.
- Size rehberlik etmek için hiçbir ders kitabı cevabının mevcut olmayacağı durumlar olacaktır.