Bu bilet kâğıttan yapılmış.
- This ticket is made out of paper.
Bu mendil kağıttan yapılmıştır.
- This handkerchief is made of paper.
Yazıcıya kağıt lazım.
- The printer needs paper.
Taro, dönem ödevi yazıyor.
- Taro is writing a term paper.
O, her sabah gazete okur.
- He reads the paper every morning.
Lütfen bana bugünün gazetesini getir.
- Bring me today's paper, please.
Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.
- All you have to do is sign this paper.
Evraklarını derhal teslim et.
- Hand in your papers at once.
She sometimes has her sister write her term papers.
- Manchmal lässt sie ihre kleine Schwester ihre Referate schreiben.
Please remind me to turn in the paper.
- Bitte erinnern Sie mich daran, das Referat einzureichen.