Geri dönüşüm kirlenmeyi ve atığı azaltır.
- Recycling reduces pollution and waste.
Gıda ambalajı bozulmayı azaltır.
- Food packaging reduces spoilage.
O mallarının fiyatını düşürmek zorunda kaldı.
- He had to reduce the price of his wares.
O mağaza, fiyatlarını düşürmek zorunda kaldı.
- That store had to reduce their prices.
Bu ay harcamalarımı azaltmak zorundayım.
- I have to reduce my expenses this month.
O ithalatta vergi azaltmak istedi.
- He wanted to reduce the tax on imports.
O ithalatta vergi azaltmak istedi.
- He wanted to reduce the tax on imports.
Enerji talebini azaltmalıyız.
- We must reduce energy demand.
Biz durgunluk döneminde harcamayı azalttık.
- We reduced our spending during the recession.
Lütfen müziğin sesini azaltır mısın?
- Can you please reduce the volume of the music?