Emlakçı, çifte yalan söyledi.
- The real estate man told lies to the couple.
Emlakçı, Ginza'daki harcamalarında savurgandı.
- The real estate broker was lavish in his spending in Ginza.
Gayrimenkulün aşırı pahalı olduğu görüşüne katılıyorum.
- I agree with the opinion that real estate is overpriced.
Benim gayrimenkulde bir arkadaşım var.
- I have a friend in real estate.
Okul kulüpleri yaklaşan okul yılı için yapmayı planladıkları kamu hizmeti projelerini açıkça ana hatlarıyla belirtmelidir.
- School clubs need to clearly outline the community service projects they plan to do for the upcoming school year.
Tom yüksek sesli müziğin olduğu kulüpleri sevmiyor.
- Tom doesn't like clubs where there is loud music.
Virtual desktops allow you to stretch your screen real estate well beyond its normal size.
This real estate development will provide both residential and retail space.
... it depends on zoning and culture and real estate developers and economics and choices ...
... ELON MUSK: I could do real estate. ...