Tom müzik çalışmayı sever.
- Tom loves studying music.
Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.
- It is forty years since I began studying Japanese.
Tom çalışarak çok zaman harcar.
- Tom spends a lot of time studying.
Çalışarak harcadığından daha fazla zaman harcamalısın.
- You should spend more time studying than you do.
Amerikan dramasını çalışıyorum.
- I'm studying the American drama.
Evde İngilizce çalışıyorum.
- I'm studying English at home.