I woke up with an upset stomach.
- Bir mide rahatsızlığı ile uyandım.
Tom had an upset stomach.
- Tom'un bir mide rahatsızlığı vardı.
I didn't call on you for fear of disturbing you.
- Rahatsız etme korkusuyla sizi aramadım.
They are talking loudly when they know they are disturbing others.
- Başkalarını rahatsız ettiklerini öğrendiklerinde yüksek sesle konuşuyorlardı..